Türkiye’de Koruyucu Toprak İşleme ve Doğrudan Ekimin Benimsenmesi ve Yaygınlaştırılması için Atılması Gereken Adımlar
TÜRKİYE’DE KORUYUCU TOPRAK İŞLEME VE DOĞRUDAN EKİMİN BENİMSENMESİ VE YAYGINLAŞTIRILMASI İÇİN ATILMASI GEREKEN ADIMLAR
Tarım Makinaları Bilimi Dergisi, Araştırma Makalesi
Yıl 2016, Cilt: 12 Sayı: 4, 243 - 253, 14.10.2016
Ahmet ÇELİK
Atatürk Üniversitesi, Ziraat Fakültesi, Tarım Makinaları ve Teknolojileri Mühendisliği Bölümü, Erzurum
Özet:
Genel olarak doğal kaynakları ve çevre korumayı amaçlayan ve sürekli verimliliğe odaklanan koruyucu tarım; toprak işlemeyi azaltan, değiştiren veya tamamen ortadan kaldıran yöntemlerden birini içermektedir. Tarımsal ekosistemi yönetmede önemli bir yaklaşım olarak da ön plana çıkan koruyucu tarım, dünya genelinde yaklaşık olarak 157 milyon hektar alan üzerinde yaygın bir şekilde uygulanmaktadır. En hızlı ilerleme bitkisel üretim alanlarının yaklaşık %60’ında bu uygulamalara yer veren Güney Amerika’da ortaya çıkmıştır. Dünya genelinde bu uygulamanın yapıldığı ülkeler ve coğrafi konumları dikkate alındığında, koruyucu toprak işleme ve doğrudan ekimin her iklim, toprak ve bitki koşullarında; kuzey yarım küreden güney yarım küreye, deniz seviyesinden 3000 metreye kadar rakıma, yıllık toplam 250 mm yağış alan bölgelerden 2500 mm yağış alan bölgelere kadar çok geniş bir alanda uygulandığı görülmektedir. Türkiye’de de son yıllarda toprak ve su kaynaklarının korunması konusunda artan duyarlılık, ekonomik üretim talepleri ve enerji tasarrufuna olan eğilim, toprak işlemede önemli değişiklikleri gündeme getirmiştir. Bu değişikliklere bağlı olarak geleneksel toprak işlemeye alternatif koruyucu toprak işleme ve özellikle doğrudan ekim yöntemine olan ilgi giderek artmaktadır. Türkiye’de henüz başlangıç aşamasında ancak önemli bir potansiyeli olan doğrudan ekim ve koruyucu toprak işleme uygulamasının yaygınlaştırılması yönünde son yıllarda önemli çabalar sarf edilmektedir. Bu çalışmada, koruyucu toprak işleme ve doğrudan ekim uygulamalarının Türkiye’de benimsenmesi ve yaygınlaştırılmasının önündeki engeller ve atılması gereken adımlar üzerinde durulmuştur.
Anahtar kelimeler: Koruyucu tarım, koruyucu toprak işleme, doğrudan ekim, benimseme, kurumsal destek.
SONUÇ
Bariz ekonomik, çevresel ve sosyal avantajlarına rağmen, koruyucu tarımı benimseme dünya genelinde kolay olmamıştır. Dünyanın birçok yerinde koruyucu toprak işleme ve doğrudan ekimin benimsenmesinde en büyük engel muhtemelen zihniyet sorunu olmuştur. Bu nedenle, bu uygulamaya başlamadan önce yenilikten yana bir zihniyet değişikliği kaçınılmazdır. Doğrudan ekimi benimsetmenin başarısı; ya çiftçileri toprağa minimum müdahale ile topraktan sağlanan yarara inandırmak, ya da aşırı toprak işlemenin toprağa ve çevreye verdiği zarar konusunda çiftçiyi bilinçlendirmekle mümkündür. İkinci husus oldukça zordur. Doğrudan ekimin avantajının uzun süre sonra elde edileceğine inanmayan çiftçiler, bir şekilde uygulamanın içinde olsalar bile mutlaka belirli bir süre sonra toprak işlemek için bir gerekçe bulacaklardır.
Çiftçilerin doğrudan ekime başlaması ve başarılı olabilmeleri için; uygun münavebe, anız yönetimi, tohum çeşidi seçimi, ekim normu, yabancı ot kontrolü, makina-ekipman seçimi ve temini, ekim zamanı ve arazi koşullarının uygunluğu konularında bilgilendirilmesi ve ihtiyaçları doğrultusunda desteklenmeleri büyük önem arz etmektedir. Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı, kırsal kalkınma yatırımlarının desteklenmesi kapsamında, 2014 yılında 41 adet tarım alet ve makinasının içinde anıza doğrudan ekim makinasını da %50 hibe desteği kapsamına almıştır. Bu destekleme olumlu bir adımdır. Ancak, tarımsal üretime yönelik desteklemelerde “herkese aynı beden” politikasından vaz geçilmelidir. Doğrudan ekim makinalarının yanı sıra, koruyucu toprak işleme ve doğrudan ekim uygulamalarına geçiş için de yeterli düzeyde teşvik gerektiği ve bu bakımdan pozitif bir ayırıma gidilmesinin zorunlu olduğu anlaşılmalıdır.
Ulusal düzeyde arzu edilen sürdürülebilir tarımsal üretimi elde etmek için geleneksel toprak işlemeye dayalı üretim sisteminden koruyucu toprak işleme ve doğrudan ekim tabanlı sisteme geçiş ve sürdürülebilir bir dönüşüm için ortak bir hedef doğrultusunda çalışan politikacılar, kurum yöneticileri, özel sektör temsilcileri, çiftçiler, sivil toplum örgütleri ve araştırmacılara ihtiyaç vardır.
MAKALENİN TAMAMI ⬇️
Kaynak:
PDF Dosyası:
PDF Görüntüleyici ⤵️
MAKALENİN PDF DOSYASI AŞAĞIDA GÖRÜLMÜYORSA SAYFAYI TEKRAR YÜKLEMEK İÇİN LÜTFEN TIKLAYIN. (Bazı cihazlarda PDF görüntüleyici çalışmayabilir.)